sevdaların sevda, aşıkların ölümüne bağlandıkları, verilen sözlerin
tutulduğu eski zamanların birinde murat suyu kenarında yaşıyan yiğit
bir delikanlı varmış.. delikanlı yüreği mert, gözü pek bir gençmiş..
murat suyu kenarında gezdiği bir gün karşı kıyıda duran güzelden
gözlerini alamamış. gel zaman , git zaman delikanlı adı güleyşa olan bu
güzele gönül vermiş..
delikanlının sevdası içine sığmaz
olmuş, murat suyunu aşmalı ve güleyşaya olan aşkımı anlatmalıyım
demiş.. yüreği kadar coşkun sulardan aşmış ve güleyşaya ulaşmış..
güleyşa ise karşı kıyıda kendine gönül düşüren delikanlıya sevdalıymış
zaten... iki yürek bir olmuş, sevdaları hem ekmek , hem su olmuş
onlara..
delikanlı hergün murat suyunun azgın sularıyla
boğuşur, canı pahasına karşı kıyıya gidermiş.. kimi zaman sadece
güleyşayı bir anlık görüp tekrar geri dönermiş ama bu coşkun sular,
kasvetli karanlık yıldırmazmış delikanlıyı... hergün yılmadan gidip
güleyşayı görür yine aynı azgın sularla boğuşarak geri dönermiş.
zaman
akıp giderken bir gün delikanlı yine aştığı sulardan güleyşaya
ulaşmış... güleyşa sevdiği adama hasretle sarılmış.. iki sevdalı
ellerini birbirlerinden ayırmadan gözlerinin içine bakarak sevda
sözleri söylemeye başlamış her gün olduğu gibi..derken çok zaman
geçmeden delikanlı güleyşanın gözündeki kara lekeye baka kalmış ve
merakla gözündeki lekenin sebebini sormuş. güleyşa duraksamış ve
ellerini delikanlının ellerinden çekip ayağa kalkmış ve murat suyunun
kenarına gelip şöyle demiş...
gözümdeki bu kara leke beni
gördüğün ilk günde de vardı ve sen bana olan sevdandan bunu hiç
farketmedin. demek ki artık bana olan sevdan eksildi demek ki artık
bana bakarken kusurlarımı görür olmuş gözlerin...
ardından kendini murat suyuna bırakmış ve murat suyu karanlığında alıp götürmüş güleyşayı...
delikanlı
kalakalmış sevdiğinin ardından.. anlamışki güleyşa olmadan yapamaz ,
anlamış ki sevdiğinin hasreti yakıp kül eder yüreğini..
haykırır gönlünün sesi
Şahin oldum uçtum dağ başına
Rüzgar oldum estim dağ taşına
Serçelere sordum hep boşuna
Senden evvel ölem
Koyma beni böyle bir başına
ve delikanlı bırakır kendini kahpe murat suyuna...
kahpe akar murat suyu
çamurdan rengi
bir güzele gönül verdim bulunmaz derdi
böyle zaman böyle dünya
çekilmez derdi
söyle murat söyle bilem
dardamı güleyşa
zordamı güleyşa